Gebeliğin ikinci üç ayı (ikinci trimester), annenin içinde bulunduğu fizyolojik olaydan keyif almaya başladığı ve bebekle olan bağlantılarını artırdığı bir dönemdir.
Kalsiyum ve magnezyum önem kazanıyor
Bebeğinizin kemikleri bu süreç içerisinde sertleşmeye başlar. Bu da, sizin tükettiğiniz kalsiyum ve magnezyum kaynaklarına dikkat etmeniz gerektiği anlamına gelir. Bebeğinizin ve sizin kalsiyum ihtiyacınızı karşılamak için, günde 4-5 porsiyon süt ürünü tüketmenizde fayda vardır. Bununla birlikte magnezyum ihtiyacına da destek olmak adına her gün düzenli olarak fındık, ceviz, badem, kaju gibi yağlı tohumlara yer verilmeli ve günde 1-2 şişe maden suyu tüketilmeye çalışılmalıdır.
Ödem kapınızı çalmaya başlıyor
Bebeğinizin kalp kasları gelişmeye başladığı için, kan pompalama hızı artacaktır. Bu sizin kan akış hızınızı da etkileyecek ve vücudunuzda şişmeler başlayacaktır. Ödem problemi yaşamaya başladığınızda; içtiğiniz su miktarını artırabilir; kivi, ananas, çilek gibi mevsimine uygun ödem atıcı meyveleri sıklıkla tercih edebilirsiniz. Bunun yanında yeşil yapraklı sebzelerde salatalarınızda veya yemeklerinizde kullandığınızda içeriğindeki potasyum ile ödemi dengelemenize yardımcı olacaktır.
Kabızlık sizi habersizce yakalayabilir
Gebelik dönemindeki hormonal değişimler kabızlığı tetikleyici süreçler yaratarak günlük yaşam kalitenizi düşürebilir. Kabızlığa karşı önceden önlem almalı ve düzenli olarak probiyotik kullanmalısınız. Bu durum bardak floranızın yenilenmesine yardımcı olurken kabızlık ve ödem yaşama ihtimalinizi de düşürebilir. Bununla birlikte düzenli su içmek, haftada 2-3 kez kurubaklagil tercih etmek (kuru fasulye, mercimek, nohut, kuru börülce), öğünlerde düzenli olarak salataya yer vermek, kabukları ile yenebilen meyveleri bol su ile güzelce yıkayarak kabuklarıyla tercih etmek, zeytinyağı gibi kaliteli yağlara ve fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlara gün içerisinde belirli porsiyonlarda yer vermek kabızlık şikayetlerinizin azalmasına yardımcı olacaktır.
Cildinizdeki çatlakları önlemek için
Çatlakları önlemek adına alacağınız önlemlerin başında cilt kuruluğunu engellemek var. Bunun en büyük sırrı ise gün içerisinde yeterli sıvı almaktan geçiyor. Su ile birlikte gün içerisinde tüketeceğiniz; ayran, süt, kefir, cacık, çorba, maden suyu gibi besinsel kaynaklar da sıvı ihtiyacını karşılamaya yardımcı oluyor. Bununla birlikte C vitamini kaynakları olan mevsimine uygun; portakal, mandalina, limon, kivi, çilek gibi besinsel kaynaklara gün içerisinde yeterli olarak yer verildiğinde ise kolajen yapımı artarak cilt esnekliğini koruyor ve çatlakların önüne geçiyor.