- Kredi
- -1,129,372

Tarihin en önemli kahramanlarından biri olan Seyit Onbaşı’nın hikayesi, 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümünde yapay zeka ile yeniden canlandırıldı. Seyit Onbaşı’nın top mermisini kaldırdığı ve düşman gemisini vurduğu anlar izleyenleri duygulandırdı.

İzmir’den Görkem Kılavuz, Öğretim Görevlisi Gülce Güzin Utku ve Kanada Toronto’dan Dr. Feyzi Aydın 18 Mart Çanakkale Zaferi yıldönümünde yapay zeka ile Seyit Onbaşı’nın hikayesi anlatılması projesi için bir ekip oluşturdu. Tümüyle yapay zeka destekli bir video hazırlayarak tarihi anlar modern teknolojiyle birleştirildi.

Sanatçılar, Seyit Onbaşı’nın Çanakkale Savaşı’nda gösterdiği büyük kahramanlığı, hem görsel hem de işitsel olarak en gerçekçi şekilde sunabilmek için titizlikle çalıştı. Projede, görsellerin oluşturulması, video kurgusu ve seslendirme gibi tüm aşamalar, ekip tarafından yapay zeka destekli sistemler kullanılarak hazırlandı.

Seyit Onbaşı’nın 276 kilogramlık top mermisini sırtlayarak düşman gemilerine karşı verdiği mücadele, tarihi kayıtlara uygun olarak yeniden canlandırıldı. Oluşturulan video, seyircilere Çanakkale ruhunu en güçlü şekilde hissettirmeyi amaçlıyor. Eğitim kurumlarından tarih meraklılarına kadar geniş bir kesimin ilgisini çekmesi beklenen çalışma, Türkiye’nin tarihini modern anlatım teknikleriyle yeniden keşfetmek isteyenler için önemli bir içerik olacak.

Çanakkale muharebeleri sırasında kaldırdığı 276 Kg.lık top mermisini kaldırıp taşımasıyla ünlenen ve tarihe geçen Kocaseyit 1889 yılında Havran ilçesinin Çamlık(eski adı Manastır’dır) Köyünde dünyaya gelmiştir. Babası Cuburoğulları ailesinden Abdurrahman annesi ise aynı köyden Emine Kadın’dır. Aynı köyden Şakir kızı Emine ile evlenerek beş çocuğu dünyaya gelmiştir. Cumhuriyet döneminde “Çabuk” soyadını aldı.Kocaseyit Askerlik çağına gelince pek çok yaşıtıyla birlikte topçu neferi olarak, Çanakkale’de bulunan Mecidiye Tabyası’nda görev alır. Düşman donanmasının 18 Mart 1915 tarihinde başlattığı deniz harekatında yaptıklarıyla tarihin seyrini değiştiren olaylardan birisini gerçekleştirir. Bu tarihi olay şu şekilde anılmaktadır.

Saat 05.30 sularında müttefik filosundan bazı gemiler, kendilerini son dakikalar içinde oldukça rahatsız eden Rumeli Mecidiye’sini yeniden ve çok şiddetli bir ateş altına almışlardı. Takım Subayı Fahri Efendi’nin emri ile sığınağa koştular. Ancak; geri kalanların bir kaçı tam istihkamın içinde patlayan mermi cephaneliği uçurduğu zaman oluşan müthiş basınçla yerlere yuvarlandılar. Bir kısmı şehit olan bu erlerin geri kalanları arasında Çamlık köyünden Seyit de bulunuyordu. Kendine geldiği zaman karşısında takım arkadaşı Ali’yi gördü. Başka kimse yoktu etrafta.– Nerede arkadaşlar? diye sordu.– Arkadaşlar mertebelerini buldular. 14 şehit 24 yaralımız var. Ayakta bir senle ben kaldık.Seyit kalkıp denize doğru baktı. Düşman gemileri karaya iyice sokulmuştu. Tabyanın içinde ise üçüncü toptan gayrısı yine toprağa gömülmüştü. Seyit önce gemilere, sonra topa ve sonunda yerde duran 276 Kg.lık mermilere baktı. Kendi deyimiyle mermi ona “beni namluya sür” diyordu.Arkadaşına “Gel Ali” dedi. “Yardım et de şu mermiyi sırtıma alayım”Ali Önce topun eğilip yan yatmış metaforasına(top vinci) sonra da arkadaşının yüzüne baktı. “Kaldıramazsın Seyit” dedi. “Bir deneyelim hele”İlk mermi kısa düştü. Bir tane daha getirip nemluya sürdü. Bu seferki de kısaydı. Fakat üçüncü mermi en öndeki geminin arka tarafında ve su kesiminde patladı. Bu gemi Ocean’dı ve dümen tertibatı bozulduğu için derhal orasını harmanlamaya başladı. Etrafındaki gemiler kaçıştılar. Seyit dördüncü mermiyi almaya giderken etraf sakinleştiği için sığınaktan çıkan Batarya Kumandanı Hilmi Bey yanında iki Alman subay ile geldi.– Senmiydin Seyit? Vurdun gemiyi.. dedi.Dördüncü mermi boşa gitti. Dümensiz seyreden Ocean herkesin gözleri önünde arkadan bir mayına çarparak kısa sürede sulara gömüldü.

Kocaseyit’in muharebenin mukadderatının değişmesinde büyük önemi bulunan başarısı kısa sürede duyuldu. Kendisine mükafat olarak onbaşılık rütbesi takıldı. Ve isteği olup olmadığı sorulunca “çift tayın” istedi. Ancak arkadaşlarının yanında çift tayın yemeği onuruna yediremedi ve birkaç gün sonra çift tayından vazgeçti. Daha sonraki günlerde fotoğrafını çekmek isterler. 276 kg.lık top mermisini o günkü gibi sırtına alması lazımdır. Ancak birkaç defa denemesine rağmen kaldıramaz. O tehlikeli zamanda mermileri kolaylıkla basamaklardan topa çıkaran bu kahraman o gün mermiyi yerinden bile oynatamamıştır. Harbin sona ermesiyle memleketine dönen Seyit Onbaşı, bundan sonraki günlerini köyünde geçirmiştir. Odun kömürü yaparak Havran’a pazara götürür, geçimini öyle temin edermiş. Daha sonraki yıllarda Havran’da Hacı Osmanoğullarının zeytinyağı fabrikasında hamallık yapmıştır. 1939 yılında zatürreye yakalanmış ve Aralık ayında köyünde vefat etmiştir.
Kaynağa git...