Gebeliklerin yüzde 2-5’ini etkileyen preeklampsi hastalığı (gebelik zehirlenmesi) anne ve bebek ölümlerinin en önemli sebebi olarak tanımlanıyor. Bu hastalık nedeniyle dünyada her yıl 100 bin civarında kadının hayatını kaybediyor. Hastalığın ortaya çıktığı gebeliklerdeki bebeklerde, anne karnında gelişme geriliği olasılığının dört kat fazla olduğu belirtiliyor.
Hastalık, 32’nci gebelik haftasından önce gelişmişse erken, sonra gelişmişse geç preeklampsi olarak değerlendirilir. Erken preeklampsi aynı zamanda ciddi (ağır) preeklampsi olarak da tanımlanır. Özellikle erken preeklampsinin önceden belirlenmesi ve önlenmesi bugün tüm dünyada kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarının en çok önemsediği konuların başında geliyor.
Preeklampsi hastalığının belirtileri şöyle sıralanıyor:
- Gebeliğin ikinci yarısından itibaren gelişen hipertansiyon.
- İdrarda protein görülmesi.
- Vücutta ödem oluşması.
- Oksijenlenmenin azalması.
- Hipertansiyona bağlı olarak gelişen böbrek yetmezliği.
- Görme kaybı.
- Karaciğer fonksiyonlarında bozulma.
Kilolu ve ilk kez gebelik yaşayanlar dikkat etmeli!
Hastalığın erken tanısı için gebenin öyküsü çok iyi alınmalıdır. Hastalığın sıklıkla 35 yaş üstü hamilelerde, ilk gebeliğini yaşayanlarda, vücut kitle endeksi 30’un üzerinde olanlarda, önceki gebeliğinde preeklampsi geçirmiş kişilerde, damar hastalığı mevcut kadınlarda ve tedaviyle gebe kalanlarda görülebiliyor. Gebeliğin 11-13’ncü haftalarında yapılan kan basıncı ölçümü, hastalığın teşhisinde belirleyicidir.
Tansiyon her iki koldan, 5 dakika istirahat sonrası, kalp hizasından ölçülmeli ve bir dakika sonra tekrarlanmalıdır. Büyük ve küçük tansiyon ölçümlerinin toplamı 110 mm hg’nin üzerindeyse risk oluşturmaktadır. Yine 11-13’ncü haftada yapılan doppler ultrason incelemesi de önemli bir belirleyici uygulamadır.
Tedavisi nasıl yapılıyor?
Tedavi gebeliğin haftasına göre, hastalığın belirtilerinin ciddiyetine, bebeğin doğumdan sonra yaşayabilirliğine bağlı olarak gebeliğin sonlandırılmasıyla, yani doğumun gerçekleştirilmesiyle devam eder. Diğer tedaviler sadece belirtilerin hafifletilmesi ile zaman kazanmak amacıyla yapılır.
Gebeliğin 12’nci haftasından itibaren (12-16. haftalarda) riskli grup hastalarda, doktor kontrolünde düşük doz aspirin kullanımının, preeklampsinin erken gelişimini, belirti ve bulguların hafifletilmesini, aynı zamanda bebeklerde gelişme geriliğini azalttığı bilinmektedir.
Yüksek risk grubunda bulunan, beslenmesinde kalsiyum eksikliği olan gebelere ilave kalsiyum vermek faydalı olabilir. Ayrıca magnezyum takviyesi yapmak fayda sağlayabilir. Hipertansiyonu ve ödemi azaltmak için az tuzlu, bol proteinli diyet uygulanabilir. Yüksek tansiyonu kontrol altına almak için tansiyon ilaçlarının mutlaka doktor kontrolünde alınması gerekir ve tansiyonun yakın takibi büyük önem taşır.