Hamilelik süresi boyunca geçici hastalıklar görülebilir. Bu hastalıklardan en sık görüleni hamilelikte oluşan reflüdür. Günümüzde hemen hemen 3 hamileden 2'si hamilelik süresince reflü belirtilerinden şikayet etmektedir.
Reflüsü olan hamileler göğüs kemiğinin arkasında oluşan yanma ve acı hissi ile beraber asitli mide sıvısının yemek borusundan yukarıya doğru çıkması sonucu boğaza yakın bölgelerde de bu hissin oluştuğunu söylemektedirler. Hamilelik ilerledikçe karın iç basıncı artar ve mideye baskı sonucu son 3 ayda reflü şikayeti daha da artmaktadır.
Midenizi bir anda doldurmayın
Hamilelikte oluşan reflünün tedavisi beslenme alışkanlıklarını değiştirerek giderilebilir. Günlük alınması gereken enerjiyi öğünlere bölerek az az sık sık beslenme sağlanmalıdır. Günlük besin tüketimi 6-8 öğüne bölünmeli, mide bir anda doldurulmamalıdır.Karın içi basıncını çok arttırmamak için sıvı alımı öğün aralarında yapılmalıdır.
Tüketilen besinlerin sindirimine yardımcı olmak için besinler iyi çiğnenmelidir. Besinler küçük lokmalar halinde ve en az 10 kez çiğnenerek tüketilmelidir. Yemek yerken konuşmak hava yutmayı fazlalaştırdığı için çok konuşmamaya dikkat edilmeli.
Uzak durmanız gerekenler
Mide asit salgısını arttırıcı besinlerden uzak durulmalıdır. Acı baharatlar, gazlı içecekler, alkol, domates, soğan, koyu çay, kahve, çikolata, sirke, turuçgillerden uzak durulmalıdır. Besinlerin çok sıcak ve çok soğuk olmamasına özen gösterilmelidir.Yemek hazırlarken veya dışarıdan hazır besin seçimi yaparken yemeklerin az yağlı olanları tercih edilmeli. Yağların sindirimi diğer besin öğelerine göre daha uzun sürmekte bu da yağlı besinlerin midede kalma süreleri uzatmaktadır. Sindirimin uzaması mide asit salgısının artmasına neden olur ve reflü oluşumunu tetikler. Yağ ve yağlı besin ( tereyağ, kaymak, kuyruk yağı, krema, margarin, mayonez, hardal, kaşar peyniri, tulum peyniri, sakatatlar, sosis, sucuk, salam vb) tüketimine sınırlama getirilmelidir.
Gebelik döneminde oluşan reflüyü azaltmak için kurubaklagiller (kuru fasulye, nohut, vb), turunçgiller, kavun, karpuz, mısır gibi gaz yapıcı besinlerden uzak durulmalı.
Tüm bunların yanında basit şeker ve işlenmiş besin tüketimine de sınırlama getirmede fayda vardır.
Neler yemeli?
Şeker ve şekerli besinler tüketmek yerine taze, kuru meyveler tercih edilmeli. Bol miktarda katı yağ ve beyaz undan yapılmış pastane ürünleri tüketmek yerine evde tam buğday unundan ve zeytinyağı, fındık yağı gibi besin değeri daha yüksek yağları kullanarak hazırlayacağınız yiyecekleri tüketmek hamilelerdeki reflü şikayetini azaltır.Besin seçimi kadar yemeklerin pişirilme yöntemi de çok önemlidir. Yağda kızartma, kavurma yerine ızgara, haşlama, buğulama ve fırında pişirme yöntemleri tercih edilmelidir.
Besin tüketiminden sonra hemen uzanmak, yatmak asitli mide içeriğin yemek borusuna geçmesine sebep olur. Gün içerisinde yemek yenildikten en az 45 dk sonra yatılmalıdır. Gece uykusundan 2 saat önce tüm besin tüketimi sonlandırılmalıdır. Akşam yemeği ve gece ara öğünü diğer öğünlere göre daha az miktarda olmalısı gerekir.
Özellikle karın bölgesini sıkacak kemer, tayt, sıkı kıyafetler tercih edilmemeli. Gebelik döneminde yüksek yastık tercih etmek reflü şikayetlerini azalmaktadır.
Hamilelerde, tüketilen besinlerin reflüyü tetiklemesi kişiden kişiye hatta gebelik haftasına göre değişkenlik gösterebilir. Bazı besinler reflü şikayeti olan hamilelerde sıkıntı yaratmazken bazılarında ise mide asit salgısını arttırmakta. Bu sebeple tüketilecek tüm besinlerin etkisini kişi kendisi iyi gözlemlemeli ve günlük enerji gereksinimi Beslenme ve Diyet Uzmanı kontrolünde gebelik haftasına göre reflü şikayetlerini azaltıcı besinlerle düzenlenmesinde fayda vardır.
