Uygulamayı yükle
How to install the app on iOS

Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.

Not: This feature may not be available in some browsers.

Kalpazan Dizisi

kalpazan-dizisi-konusu-nedir-oyuncu-kadrosu-arguntc.webp
Kalpazan Dizisi Konusu Nedir?
Adem (Timuçin Esen) namuslu bir adamdır. Darphane’de sıradan bir memur olarak çalışan Adem, oğlu Arda için yaptığı bir sürprizle hayatını altüst eder. Masum gibi görünen hareket, Adem’in hayatında geri dönülemez bir çöküşe yol açar ve işini, eşi Canan’ı (Şükran Ovalı) ve hatta oğlunu kaybetme noktasına kadar getirir.

Karizmatik ama aynı zamanda müthiş bir sahtekar olan kardeşi Kartal’ın (Çağlar Ertuğrul) bu zor dönemde hayatına girişi ile işler daha da çıkılmaz bir hale gelir. İki kardeş yasalara meydan okurken; Polis Ayşe (Deniz Baysal) her ikisinin de sonunu getirecek tek kişidir. Yolu beklenmedik bir şekilde Ayşe ile kesişen Kartal’ın ona aşık olması ise tüm dengeleri değiştirecektir.

Kalpazan Dizisi Oyuncu Kadrosu
Timuçin Esen-Adem
Çağlar Ertuğrul-Kartal
Şükran Ovalı-Canan
Deniz Baysal-Ayşe
Sarp Akkaya-Tarık
Deniz Hamzaoğlu-Bayram
İlker Kızmaz-Sinan
Çağla Naz Kargı-Naz
Ali Seçkiner Alıcı-İrfan
Osman Alkaş-Orhan
İlker Yağız Selçuk-Arda
Sinan Arslan
Aslı İçözü
Güler Göksun

Deha Dizisi

deha-dizisi-konusu-nedir-oyuncu-kadrosu-nerede-çekiliyor-arguntc.webp
Deha Dizisi Konusu Nedir?
Bir baba oğulun yıllar sonra gerçekleşen yüzleşmesiyle başlayan intikam hikayesine odaklanıyor.

Cesur, Aysel ve İskender gibi şeytani bir çiftin tek çocuğu olarak, her ikisinin kötücül karakterini kendinde birleştirmiş ve kendini babasından bile koruması gerektiğini çok küçük yaşlarda öğrenmiş bir karakterdir. Devran’ın (Aras Bulut İynemli) hayatlarına girişiyle Cesur için de birçok şey değişecektir.

Deha Dizisi Oyuncu Kadrosu
Aras Bulut İynemli-Devran

Uğur Polat-İskender

Melis Sezen- İmre

Ahsen Eroğlu-Esme

Taner Ölmez-Cesur

Seda Akman-Aysel

Onur Saylak,

Zuhal Gencer,

Umutcan Ütebay,

Emel Göksu,
Cenk Kangöz,

Taner Rumeli,

Oğulcan Arman Uslu,

Eylül Ersöz,

Çağrı Atakan,

Ali Berge,

Çağan Efe Ak,

Abdurrahman Yunusoğlu

Yusuf Selim Uğurlu

Deha Dizisi Nerede Çekiliyor?
Güçlü hikayesi ve geniş oyuncu kadrosuyla dikkat çeken Deha dizisinin çekimleri İstanbul'da gerçekleştiriliyor.

Haşimato hastaları nasıl kilo verebilir?

Haşimato hastalarında kilo almaya eğilim vardır. Bunun birinci sebebi bu hastalarda zaman zaman tirod hormon fazlalığı dönemlerinin yaşanabilmesi ve bu dönemlerde iştah artışı ile birlikte kilo alınmama dönemlerinin rahatlığı ile hastaların kontrolsüz fazla beslenme eğilimi göstermeleridir.

İkincisi ise bu hastalarda kalıcı hipotiroidi riskinin yüksek olması (metabolizma yavaşlaması)ve geçici tirod hormonu fazlalığı döneminde artmış olan iştahlarının devamı sebebi ile aldıkları fazla kalorilerin kilo olarak kendilerine dönmesidir. Bir de hipotirod döneminde uykuya eğilim, hareketsizlik, konstipasyon, adet düzensizlikleri tabloya eklendiğinde kilo alımı kaçınılmaz bir hal alır.

Zayıflamanın birinci basamağı haşimato hastalığına bağlı olarak ortaya çıkmış olan hipotiroidinin doğru bir şekilde ve dozda ilaç kullanılması ile düzeltilmesi ve hastanın bilinçli bir şekilde yeme davranışını düzelterek egzersiz kapasitesini arttırması ile mümkündür.

Guatr, tirod ve haşimato hastalığı arasındaki farklar ve ilişki nedir?

Tirod boynumuzda solunum ve yemek borusunun önünde tirod hormonu üreten birbiriyle bağlı iki parçadan oluşan endokrin bir organdır. Vücudumuzdaki metabolik faaliyetlerden, beyin ve sinir sistemi ile ilişkili faaliyetlerden, büyüme ve gelişmeden, üreme fonksiyonlarının gelişiminden ve devamından sorumludur. Guatr sebep ne olur ise olsun tirod bezinin büyümesidir.

Haşimato hastalığı ise bu tirod bezinin vücudumuzdaki müdafaa sistemi tarafından yabancı bir organ olarak tanımlanıp orta ve uzun dönemde tirod bezinin hormon üretme yeteneğinin kaybına dolayısı ile yüzde 85-90 tirod hormon yetmezliği ile sonuçlanan otoimmün bir hastalıktır. Haşimato hastalığında zaman zaman tirod hormon üretiminin arttığı dönemler de olur.

Haşimato Hastalığında Beslenme Nasıl Olmalıdır?

Haşimato hastalığı ile ilgili özgün bir diyet olmasa da sağlıklı beslenmek her hastalıkta olduğu gibi haşimato için de çok önemlidir. Selenyum, haşimato hastalığında yükselen antikorları azaltabilmekte ancak hastalığın klinik olarak tirod hormon yetmezliğine gidişini değiştirememektedir. Bunun yanında hastalığın kontrolü için glutensiz beslenme önerilir.

Beslenme ile ilgili söylenmesi gereken en önemli husus; hipotiroidi nedeni ile tirod hormonu başlanmış olan hastaların ilaçlarını aç karnına almaları ve beraberinde tirod hormon ilacının emilimini bozabilecek kepekli, yoğurt ve süt gibi emilimi bozacak gıdaları aynı öğünde almamaları olmalıdır.

Haşimato Tanısında Hangi Testler Kullanılır?

Haşimato hastalarının büyük bir kısmında tirod hormonları (FT3, FT4, TSH ) normal seviyededir. %10 civarı hastada ise hipotiroidi gözlenir.(FT3, FT4 düşük, TSH yüksek). Hastaların çoğunda yaşam boyu Anti TPO, Anti TG antikorları bulunur. Bu antikorlar ilk zamanlarda olmasa bile ileriki dönemlerde hipotiroidi gelişeceğini haber verir. Haşimato hastalığı kandaki tirod ve antikor değerleri ile ultrasonografi ile teşhis edilebilir. Tespit edilen nodüllerin iyi huylu olup olmadığını anlamak için ultrasonografi altında iğne biyopsisi yapılması gerekebilir.

Haşimato Tedavisi
Haşimato hastasının tirod hormon eksikliği ve fazlalığı ile ilgili klinik yakınmalarını bilmesi önemlidir. Eğer tirod hormon yetmezliği (hipotiroidi) ve hekim tirod hormonu başlamış ise TSH hormonu normal sınırlar içine çekilinceye kadar 6-8 hafta aralar ile doz ayarlaması yapılır.

Normal sınırlar içine girdikten sonra doz ayarlama yapılmaktadır. 4-6 ay ara ile kontrollere devam edilmelidir. Çünkü hastanın beslenmesi, kilo alımı ve hastalığın aktivitesi ile dozda devamlı değişiklik olması gerekebilir.

Özellikle çocuk sahibi olma çağındaki hanımların bu kontrole titizlikle uyması ve bebek sahibi olmadan önce ve gebelikleri sırasında 4-6 haftada bir takiplerini yaptırmaları bebek sağlığı açısından önemlidir. Bazı haşimato hastalarında tirod nodülü gelişme eğilimi fazladır. Bu hastalarda da tirod nodül takibi 6 ayda bir yapılmalıdır. Bir değişim yoksa takip süresi bir yıla kadar çıkarılabilir.

Hashimoto hastalığının zararları oluşturduğu klinik tabloya göre değişmektedir. Hafif olgularda saç dökülmesi, kilo kontrolünde güçlük, üşüme gibi yakınmalar olabileceği gibi hastalık ilerledikçe ve tedavi edilmedikçe kan yağlarında yükselme, kalp damar hastalıkları, kan basıncında yükselme gibi daha sistemik şikayetler görülebilir. Çocuk sahibi olmada güçlük, kansızlık gibi tablolar da eşlik edebilmektedir.

Haşimato Hangi Hastalıklara Neden Olur?

Haşimato hastalığı ve hipotiroidizm tedavi edilmediğinde birçok komplikasyon ortaya çıkabilir.

Bunlar şöyle sıralanır:

Guatr

Haşimato hastalığında dolayı tiroid hormonu üretimi azaldıkça, tiroid bezi hipofiz bezinden daha fazlasını yapması için sinyaller alarak guatra neden olur. Oluşan guatr görüntüde rahatsızlık yaratabilir ve nefes almayı engelleyebilir.

Kalp sorunları
Haşimato kaynaklı hipotiroidizm, zayıf kalp fonksiyonuna ya da düzensiz kalp atışlarına sebep olabilir. Ayrıca, kardiyovasküler hastalık ve kalp yetmezliği için bir risk faktörü olan yüksek düzeyde düşük yoğunluklu lipoprotein LDL kolesterole (kötü kolesterol) sebep olabilir.

Zihinsel sağlık sorunları
Haşimato hastalığı erken dönemde depresyon ya da zihinsel sağlık bozukluklarını ortaya çıkarabilir.

Üreme sorunları
Haşimato hastalığı, kadınlarda hipotiroidizm cinsel isteğin (libido) azalmasına, yumurtlamanın engellenmesine ve düzensiz ve aşırı adet kanamasına neden olabilir. Hipotiroidizmi olan erkeklerde libido azalması, erektil disfonksiyon ve sperm sayısında azalma yaşanabilir.

Hamilelikte düşük ya da erken doğum riski
Hamilelik döneminde hipotiroidizm, düşük veya erken doğum riskini artmasına neden olabilir. Tedavi edilmeyen hipotiroidizme sahip kadınlar doğum yaptıktan sonra bebekleri, entelektüel yeteneklerde azalma, otizm, konuşma gecikmeleri ve diğer gelişimsel bozukluklar açısından risk altında olabilmektedir.

Bunların bir kısmı endokrin organlara bağlı (böbreküstü bezi; diyabet) bir kısmı kas iskelet sistemi hastalıkları (romatizmal hastalıklar) bir kısmı depresyona kadar gidebilecek psikiyatrik hastalıklar olabilir. Yine haşimoto hastalığında tirod bezinin yapısında bozukluklar neticesinde hem geçici hem de gerçek takibi gereken tiroid nodülleri olabilir. Tiroid nodülleri mutlaka takip edilmelidir.

Haşimato Nedenleri ve Risk Faktörleri Nelerdir?

Haşimato hastalığı temel nedeni bağışıklık sisteminin yanlış bir algılama ile kendi dokularını yabancı olarak tanımlaması ve o dokulara karşı (tiroid) müdafaa yapmaya çalışmasıdır.

Bunun yanında genetik faktörler ve çevresel etmenler de haşimatonun neden olmasına yol açan durumlardandır. Haşimato hastalığı, sigara içenlerde, hamilelerde ve ailede haşimato olanlarda görülebilir ve bu kişiler risk altındadır.

Haşimato hastalığında riski gruplar şöyle sıralanır:
  • Tip 1 diyabet
  • Vitiligo
  • Çölyak Hastalığı
  • Addison Hastalığı
  • Romatoid artrit
  • Pernisiyöz Anemi
  • Kelebek Hastalığı (Lupus)
  • Anti-TPO pozifliği olanlar
  • Kalp yetmezliği olan kişiler
Haşimato, özellikle kadınlarda daha sık görülmektedir. Östrojen ve genetik yatkınlık risk faktörleri arasındadır. Erkeklerde daha seyrek olmakla beraber, erkeklerdeki tiroid hormon yetmezliği sebeplerinin ilk sıralarındadır.

Haşimato Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Haşimato hastalığında tiroid hormonu üretimindeki düşüş nedeniyle yorgunluk, halsizlik, üşüme, uyku hali, cilt kuruluğu, kabızlık, saç dökülmesi, adet dönemlerinin sancılı olması ve adet düzensizliği ile soğuğa karşı hassasiyet ve kas güçsüzlüğü gibi belirtiler görülür.

Hashimoto (haşimato) hastalığının belirtileri şunlardır:
  • Kilo alma
  • Konsantre olmada zorlanma
  • Guatr varlığı
  • Cilt kuruluğu
  • Depresyon ve sinirli olma gibi ruh hali değişiklikleri
  • Saç dökülmesi
  • Kolay üşüme
  • Göz altlarında ve yüzde şişme
  • Yorgunluk
  • Kramplar
  • Seste değişiklik
  • Kabızlık
  • Adet düzensizliği
  • İştahsızlık
  • Konuşmada yavaşlık ve unutkanlık
  • Nabız sayısında düşme
İleri düzeyde hipotirodi olan hastalarda; akciğer ve kalp zarlarında sıvı toplanması, karpal tünel sendromu, uyku apnesi, göğüslerden süt gelmesi veya bu olmaksızın prolaktin hormonunda yükselme, cinsel istekte azalma ve kan sodyum düşüklükleri de haşimato belirtilerinden sayılır.

Haşimato hastalığında kolesterol düzeyi genelde yüksek olur. Bu nedenle hasta da kalp damar hastalıkları da görülebilir. İlerlemiş haşimato vakalarında kalp zarında(perikardit), akciğerde(plörezi) ve karında su toplaması(asit) görülebilir.

Haşimato Hastalığı Nedir?

Haşimato, çeşitli nedenlerden dolayı tiroid hormonunun daha az salgı yapması durumunda ortaya çıkan otoimmün hastalıktır. Lenfositik tiroidit olarak da adlandırılan haşimato hastalığı 1912 yılında Japon bilim adamı Akira Haşimato tarafından tanımlandığı için bu ismi aldığı bilinir. Bu durum tirod hormon fazlalığına (hipertiroid) yol açabilmekle beraber yıllar içinde tiroid hormon yetmezliğine de neden olabilir.

Haşimato hastalığı durumunda vücut tiroid bezini yok etmek için çok miktarda anti-TPO antikoru ve anti-tiroglobulin antikoru üretir. Bu antikorlar tiroid bezine bağlanarak tirod hücrelerini harap eder. Bu arada tiroid bezine birçok iltihap hücresi birikir. İltihap sonucu tirod hücreleri tahrip olur ve tirod hormonu azalmaya başlar.

Tiroid bezinin küçülmesiyle ortaya hormon yetmezliği çıkar. İlk dönemde hastada ufak bir guatr ve kanda anti-TPO antikor yüksekliği varken TSH, T3 ve T4 hormonları normaldir. Daha sonra zaman içinde hastalık ilerledikçe önce başlangıç halinde tirod yetmezliği, sonra ise tam tirod yetmezliği gelişir.

Harlequin fetüs hastalığı riski kimlerde daha yüksektir?

Bir normal gen ve bir anormal gene sahip bir kişi Harlequin fetüs için taşıyıcı olur, ve semptom göstermez. Ancak her bir ebeveynden anormal geni miras aldığında bu hastalık ortaya çıkar. Taşıyıcı iki ebeveynin her ikisinin de anormal geni geçirme ve bu nedenle etkilenen bir çocuğa sahip olma riski her hamilelikte %25'tir.

Ebeveynler gibi taşıyıcı bir çocuğa sahip olma riski her hamilelikte %50'dir. Bir çocuğun her iki ebeveynden de normal genleri alma şansı %25'tir.

Harlequin fetüsün tedavisi nedir?

Harlequin iktiyozisli bebeklerin yönetimi doğumdan hemen sonra multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Böylece solunum sıkıntısı, dehidratasyon, elektrolit dengesizlikleri, bozulmuş termoregülasyon, sistemik bakteriyel enfeksiyonlar ve beslenme güçlükleri gibi komplikasyonların önüne geçilecektir.

Oral retinoidlerle erken tedavinin de sonuçları iyileştirdiği düşünülmektedir. Ancak bilinen yan etkileri nedeniyle sadece ciddi vakalarda kullanılırlar.

Harlequin tipi iktiyozun kalın, plaka benzeri derisi birkaç hafta içinde yavaş yavaş bölünecek ve soyulacaktır. Bu dönemde enfeksiyonu önlemek için antibiyotik tedavisi gerekebilir. Oral asitretin uygulaması kalın pulların dökülmesini hızlandırabilir. Çoğu bebek yaşamın ilk birkaç haftasında birebir hemşirelik bakımına ihtiyaç duyacaktır.

Kalın plakalar soyulduktan sonra cilt kuru ve kızarık kalır ve büyük ince pullarla kaplanabilir. Cilt semptomları, cilt yumuşatıcı yumuşatıcılar uygulanarak tedavi edilir. Şiddetli iktiyozlu birçok hasta, pürüzlü bir yüzeye sahip özel peeling eldivenleri ile ovalayarak manuel olarak pul pul döker.

Seramidler veya kolesterol, petrolatum veya lanolin içeren nemlendiriciler ve hafif keratolitikler (alfa-hidroksi asitler veya üre içeren ürünler) içeren cilt bariyeri onarım formüllerinin tümü, cildi nemli ve esnek tutmak ve enfeksiyona yol açabilecek çatlama ve çatlakları önlemek için kullanılabilir. Dolaşım bozukluklarını önlemek için parmaklar cilt bantları tarafından daraltılırsa, hasarlı dokunun (debridman) çıkarılması gerekebilir.

Harlequin fetüs nasıl teşhis edilir?

Harlequin iktiyozis, çocuğun fiziksel görünümüne göre doğumda teşhis edilir. ABCA12 genindeki mutasyonlar için fetal DNA test edilerek doğum öncesi testler mümkün olabilir. Bunun yanı sıra bu hastalığın bazı özellikleri ikinci trimester ve sonrasında ultrasonda görülebilir. Bu durum ABCA12 gen mutasyon analizinin prenatal dönemde analiz edilerek erken tanı konulmasına imkan verebilir.

Harlequin fetüsün belirtileri nedir?

Harlequin iktiyozlu bebeklerin derileri kalın cilt pullarıyla kaplıdır. Derideki sıkılık gözlerin ve ağzın etrafını çekerek kırmızı iç astarlarını (mukoza) ortaya çıkarır. Göğüs ve karındaki ciltteki sıkılığın neden olduğu ciddi kısıtlanma bebeğin nefes alması ve yemek yemesini zorlaştırır.

Eller ve ayaklar küçük, şiş ve kısmen bükülmüş olabilir. Kulaklar şekilsiz görünebilir. Bazı durumlarda kalın deri kafaya kaynamış olabilir. Harlequin iktiyozisi ile doğan bebeklerde ayrıca düz bir burun (burun köprüsünün çökmesi), anormal işitme, sık solunum yolu enfeksiyonları ve eklem hareketliliğinde de kısıtlanma görülebilir.

Harlequin fetüs yani palyaço bebek sendromunun nedenleri nelerdir?

Harlequin fetüs, ABCA12 genindeki mutasyonlardan kaynaklanır. ABCA12 geni, cilt hücrelerinin normal gelişimi için gerekli olan bir proteinin yapılmasını sağlar. Bu protein, cildin en dış tabakasındaki (epidermis) yağların (lipidler) ve enzimlerin taşınmasında önemli bir rol oynar. ABCA12 geninin mutasyona uğraması cilt bariyeri bozarak harlequin fetüse neden olur.

Harlequin fetüs nedir?

Harlequin fetüs, cildi etkileyen ciddi bir genetik deri bozukluktur. Bu durumdaki bebekler, vücutlarının çoğunu kaplayan çok sert, kalın bir deri ile dünyaya erken gelirler. Deri, derin çatlaklar ile ayrılmış büyük, elmas şekilli plakalar oluşturur.

Cilt anormallikleri bebeklerin göz kapaklarının, burnun, ağzın ve kulakların şeklini etkiler. Ayrıca bebeklerin kol ve bacakların hareketini sınırlar. Göğsün kısıtlı hareketi, alacalı iktiyozlu bebeklerde solunum güçlüğüne ve solunum yetmezliğine yol açabilir.

Halüsinasyon kimlerde görülür?

Halüsinasyonlar konusunda en çok risk altında olan kişiler şunlardır;
  • Ruh hastalıklarından şizofreni, psikozlar, depresyon, manik eksitasyon ve psikonevrozlarda görülür.
  • Beynin her türlü yıkım ve hastalıklarında olabilir. En sık Parkinson, bunama, menenjit, ve beyin tümörlerinde görülür.
  • Beyni etkileyen toksik durumlarda yani alkol, uyuşturucu madde ve ilaçları kullananlarda görülür.
  • Ateşli hastalıklarda (özellikle çocuklarda ve yaşlılarda), Deliryum denilen büyük ameliyat, metabolizma bozukluklarında görülür.
  • Hassas çocuklarda antihistaminik kullanımında ortaya çıkabilir.
  • Enfeksiyon sonrası koku ve tatları farklı alma görülebilir (sinüzit, Covid-19 gibi)

Halüsinasyon nasıl bir hastalıktır?

Halüsinasyon, dış dünyada var olmayan ancak bireyin duyusal algı sistemleri tarafından gerçekmiş gibi deneyimlenen görsel, işitsel, dokunsal veya diğer duyusal algı yanılsamalarıdır. Psikolojik bir hastalık olan halüsinasyon, genellikle psikiyatrik, nörolojik veya ilaç kullanımına bağlı olarak ortaya çıkar ve bireyin gerçeklik algısında geçici bir bozulmaya neden olabilir.

Halüsinasyonlar neden önemlidir?

Vücudumuzun en değerli organı beyni etkileyen direk ve indirekt tüm ciddi hastalıklarda halüsinasyonlar görülebilir. Acillerde, yoğun bakım ünitelerinde, ameliyat ve travma sonrası dönemde hastalar yakından takip edilmelidir. Beyni direk etkileyen organik ve ruhsal hastalıkların tanılarında, hastalığın ciddiyetini takip etmede, tedaviye yanıtı değerlendirmede halüsinasyonlar önemli bir göstergedir.

Halüsinasyon Nasıl Tedavi Edilir?

Halüsinasyonların görülmesinin altında yatan önemli fiziksel ve psikolojk nedenler vardır. Bu nedenle öncelikle halüsinasyona sebep olan alttaki hastalık araştırılmalıdır. Acil kan biokimyası, travma hikayesi varsa acil müdahale, ruhsal durum muayenesi, nörolojik değerlendirme yapılır. Beynin görüntülenmesi için MRI, elektro fizyolojisi için EEG yapılması gerekir.

Ayrıca hastanın kanında toksik ve uyuşturucu maddelerin var olup olmadığının araştırılması gerekir. Tedavide hastanın kendine ve etrafa zarar vermesi öncelikle engellenerek hasta sakinleştirilip kendisini güvende hissetmesi sağlanır.

Gerekirse hareket etmesini engelleyecek tedaviler uygulanır. Hastaya anti psikotik tedavi uygulanır. Ayrıca halüsinasyonlar görmesine neden olan alttaki hastalıklar da tedavi edilmesi gerekir.

Halüsinasyon Teşhisi Nasıl Konulur?

Kişi, algılarının gerçek olmadığından şüpheleniyorsa vakit kaybetmeden uzman bir psikologtan yardım almalıdır. Kişinin başvurmasıyla birlikte uzman psikolog veya doktor kişiye semptomları hakkında sorular soracak ve öncelikle fiziksel bir muayene yapabilir.

Ayrıca başka bir hastalığının olup olmadığının belirlenmesi adına ek testler arasında kan tahliliyle birlikte nörolojik inceleme için beyin taraması da yer alabilir.

Kişinin psikolojik durumuna göre terapi zamanla işe yarayabilir ancak ciddi vakalarda ilaç kullanımı da önerilebilir.

Halüsinasyon Belirtileri Nelerdir?

Halüsinasyonlar gören kişi olmayan şeyleri görüp, işittiği veya hissettiği için tuhaf davranışlar sergiler. Korku ve endişe içinde olabilir. Serumu çıkarmak, yataktan fırlamak, koşmak, kaçmak, saklanmak, saldırmak, bağırmak şeklinde tepkiler verebilir. Boşlukta önemli bir şey varmış gibi bakıp izlemeye, kendi kendine konuşuyor gibi cevap vermeye- tartışmaya başlayabilir.

Çarşafı silkeleme, cildini tırmalama davranışları dokunsal halüsinasyonlarda görülür. Hasta tüm bu algılarının gerçek olduğunu düşünür, anlatılsa dinlemez, inandırılamaz. Gerçek olduğuna inandığı için yoğun endişe, korku, öfke ve şaşkınlık içinde olabilir.

Halüsinasyon Nelerle Karıştırılabilir?

İllüzyon(yanılsama): Gerçek nesnenin duyular üzerindeki izleniminin yanlış değerlendirilmesidir. Kapı sesini silah sesi sanma, ip parçasını yılan gibi görme, asılı paltoyu hayalet sanma gibi durumlardır. Yiyecekleri farklı tatlarda almadır.

Hipnojenik halüsinasyonlar: Uykuya dalmak üzereyken ortaya çıkan görüntüler, düşme hissi, sıçrama ve dokunsal hislerdir. Bu duygular gelip geçicidir ve sağlıklı kişilerde de olabilir.

Hipnopompik halüsinasyonlar: Uykudan uyanırken ortaya çıkan halüsinasyonlardır.

Flashback-geçmişe dönüş sahneleri: Ciddi travmatik yaşantıları olan kişiler, hiç ummadıkları anda birden travma anını tekrar yaşıyormuş gibi görüntüler, sesler duymaya başlar. Silah sesi, üstüne atlayan biri, yerin sallandığı hissi, karşıdakinin yaralanıp kan akması gibi…

Disosiyatif ataklar: Travma sonrası stres bozukluklarında, kendini bedeninin dışında görme, gerçeği olduğundan farklı algılama durumunda ortaya çıkabilir.

Hayali oyun-hayali arkadaş: Çocuklar oyun oynarken bazen oyuna kaptırıp gerçekten tarif ettikleri, gördüklerinden emin oldukları arkadaşlar, yaratıklar, hayvanlar tanımlarlar. Karşılarındaki görüntüyle gerçekmiş gibi konuşup, hareket ederler.

Opsesif kompulsif bozukluk: Çocuklar sıklıkla akıllarına gelen takıntılı düşünceleri “içimdeki ses söylüyor” diyerek anlatırlar. “içimdeki ses 3 kere elimi yıkamazsam kötü şeyler olacak diyor”. Aslında ses değil bir his ve düşünce olduğu konuşunca ifade edebilirler.

Yalancı halüsinasyon: Kişi dikkat çekmek, eğlenmek ya da gerçeği çarpıtmak için halüsinasyonu varmış gibi davranır. Kendisiyle konuşan cinler, kendisini korkutan bir hayalet, melekler tarif edebilirler.

Bir yakınını kaybeden kişilerin yas döneminde görülebilir. Ölümünü kabul etmede zorluk söz konusudur. Aslında kişi gördüğünün gerçek olmadığını bilir.

Epileptik nöbetlerde: Koku, tat, renkli şekiller bazen sesler gibi olmayan uyaranları hissetmede görülebilir.

Uyuşturucu, halüsinasyon yapan madde kullanımı: Sihirli mantarlar, alkol, madde ilaç kullanımı durumlarında görülür.

Halüsinasyon Neden Olur?

Halüsinasyonlara psikolojik, nörolojik, biyokimyasal, metabolik rahatsızlıklar neden olur.

Halüsinasyonun psikolojik nedenleri:

  • Şizofreni, Bipolar Bozukluk, depresyon, kısa psikotik ataklar
  • Demans
  • Deliryum
  • Madde kullanımı
  • İlaç kullanımı
  • Uyku eksikliği
  • İntoksiyonlar

Halüsinasyonun fiziksel nedenleri:

  • Çocuklarda ve yaşlılarda yüksek ateş
  • Migren
  • İleri yaştaki sosyal izolasyon
  • Nöbetler
  • Sağırlık
  • Körlük veya görme sorunları
  • Epilepsi
  • AIDS (evre 3)
  • Beyin kanseri
  • Böbrek veya karaciğer yetmezliği gibi ölümcül hastalıklar

Filtrele

Geri