Anevrizmal kemik kisti teşhisinde öncelikle hastanın klinik şikayetler, hastanın yaşı, şüphe edilen kemiğin bölgesi önemlidir. Genellikle anevrizmal kemik kisti belirtileri yaşayan hastalarda direkt grafide kemikte incelme, bir miktar çapında artma genişleme fark edilebilir. Ama erken evrelerde bu görüntüler belirgin olmadığı için gözden kaçabilir.
Klinik şikayet veya şüphe üzerine ya da kırık görüldüğünde çekilecek MR görüntülemede kemikteki hasarı, ödemi, kemik yıkımını kemik içindeki kistik görünümü tüm hatlarıyla belirgin bir şekilde görmem mümkündür.
Manyetik Rezonans (MR) ilave olarak Bilgisayarlı Tomografi (BT) ile de incelemek gerekir. Bilgisayarlı Tomografi görüntülemesinde kemikte yaşanan hasar, olası kemik kırılmaları daha net görülebilmektedir.
Anevrizmal kemik kisti veya benzer tümörler olası ön tanılar belirlendikten sonra tüm bu bulguları multidispliner tümör konseyinde (ortopedi ve travmatoloji, radyoloji, patoloji, onkoloji) tartışıp değerlendirip bir sonraki aşamaya geçilmelidir.
Kesin tanı ancak biyopsi ile konulabilmektedir. Anevrizmal kemik kisti kemik içinde olduğundan hafif sedasyon altında özel biyopsi iğneleri ile kemik içinden farklı bölgelerinden tümör dokusu alıp histo-patolojik inceleme yapılarak kesin tanı konulur.
Biyopsi yapıldıktan sonra (yani tümörün içine bir şekilde dışardan girildikten sonra) en kısa sürede tanısının konulup uygun cerrahi tedavin yapılması oldukça önemlidir.